21 Kasım 2015 Cumartesi

Kürk Mantolu Madonna- Sabahattin Ali

                      Kürk Mantolu Madonna
            
Duygularını, aklındakilerini, okuyucusuna bir filmmiş gibi her ayrıntısına değinerek ve hissettirerek anlatan, daha doğrusu duygularını, okuyucularına yaşattıran Sabahattin Ali’nin romanı Kürk Mantolu Madonna.
            
            Başta sakin seyreden, ancak ilerleyen sayfalarda okuyucunun kalbine yavaş yavaş sokulan hançer misali bir acı hissettiren hayat hikayesidir. Saf bir aşk hikayesi. Tüm içtenliğiyle ve açık yürekliliğiyle, birazda kendisini kabul ettirme çabasındaki saflığıyla çalar Maria Puderin kalbini.
           
            Bir tabloya, tablodaki kadına aşık olan Raif Efendi’nin imkansız aşkı, ete ve kemiğe bürünmüş haliyle, olduğu gibi, ancak yüksek ve sert duvarlarıyla karşısına çıktı.
            
            Raif Efendi ve Maria Puder’in ilişkisi sıradandı belkide. Bu sıradanlığı önemli kılan tek gerçek ise, insanlığa sunulan, imkansızlıkları imkanlara dönüştürebilen tek güç, saf ve temizliğin kaynağı.

Gerçek aşk..

Hayat hep birşeyler koparıp alır insanlıktan. En sonunda da kendisini alır oyun sahnesinden. Bu hayat hikayesinde de önce Maria Puderi aldı hayat, “gerçek aşkına”, Raifine haber vermeden.

Yıllar sonrada, Maria Puder, namı değer Kürk Mantolu Madonna’nın önceden gidip kurduğu aşk yuvalarına doğru yola çıktı, Raif Bey.

Sonsuzluğa…


Sonsuzluğu hep elde etmek isteyen insanın, elindedir sonsuzluk.  
Sevgi sonsuzdur!

                                                                                       Gökay YILDIRIM